Sohbet

2024 Nov 17 19:35:37
yusuf35: Ziya Uğur - Hacı Bayram-ı Veli 2017 - 320 Kbps + Flac Kalite Eklendi   TIKLA

2024 Nov 10 23:45:06
yusuf35: Mustafa Aksoy - Hep Birşeyler Var 2005 - 320 Kbps + Wav Olarak Eklenmiştir...  TIKLA

2024 Nov 06 07:14:02
yusuf35: Mustafa Özoruç - Sarmaşık 1993 - 320 Kbps + Wav Kalite Eklenmiştir  TIKLA

2024 Nov 04 13:27:25
yusuf35: Ozan Yusuf Polatoğlu - Beyaz Hüzün 2010 - 320 Kbps + Wav Kalite Eklenmiştir  TIKLA

2024 Nov 03 12:14:32
yusuf35: Berk Özbek - Türkiye'nin Tenoru'ndan İlahiler 2024 - 320 Kbps + Flac Eklendi  TIKLA

Welcome to Ilahi-Ezgi - Manevi Dünyanız. Please login or sign up.

22 Kasım 2024, 23:12:25

Login with username, password and session length

Üye
  • Toplam Üye: 4,298
  • Latest: mdeniz
İstatistikler
  • Toplam İleti: 118,458
  • Toplam Konu: 13,897
  • Online today: 746
  • Online ever: 2,613
  • (21 Ocak 2020, 20:27:20)
Çevrimiçi Üyeler
Users: 4
Guests: 87
Total: 91

En Son Konular

Kur’an’ı okuma ve dinleme adabıyla ilgili Ayetler

Başlatan hak aşığı, 22 Ocak 2017, 20:11:14

« önceki - sonraki »

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

22 Ocak 2017, 20:11:14 Last Edit: 22 Ocak 2017, 20:13:07 by hak aşığı
Kur'an'ı okuma ve dinleme adabıyla ilgili Kur'an'ı okuma ve dinleme adabıyla ilgili ayetler

Kur'an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın. (NAHL suresi 98. ayet)

Gece ibadeti etki bakımından daha kuvvetli, okumak bakımından da daha sağlamdır. (MÜZZEMMİL suresi 6. ayet)

Kur'an'ı okuma ve dinleme adabıyla ilgili ayetler.

Kur'an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın. (NAHL suresi 98. ayet)

Gece ibadeti etki bakımından daha kuvvetli, okumak bakımından da daha sağlamdır. (MÜZZEMMİL suresi 6. ayet)

Güneşin kaymasından, gecenin kararmasına kadar namazı güzel kıl; bir de kıraatıyle seçkin olan sabah namazını; çünkü sabah Kur'an'ı gerçekten şahitlidir. (İSRÂ suresi 78. ayet)

Biz Kur'an'ı, insanlara dura dura okuyasın diye âyet âyet ayırdık ve onu peyderpey indirdik. (İSRÂ suresi 106. ayet)

... Kur'an'ı ağır ağır, tane tane oku. (MÜZZEMMİL suresi 4. ayet)

Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler, onu gereği gibi okurlar. İşte bunlar ona inanırlar. Onu inkâr edenlere gelince, işte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir. (BAKARA suresi 121. ayet)

Kur'an okunduğu zaman ona kulak verip dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin. (A'RAF suresi 204. ayet)

Sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. O (Kur'an) âlemler için ancak bir öğüttür. (YÛSUF suresi 104. ayet)

Kur'an'a iman.

Şayet onlar da, sizin inandığınız gibi inanırlarsa, kuşkusuz doğru yolu bulmuş olurlar; yok eğer yüz çevirirlerse, onlar elbette bir (çelişki ve) aykırılık içindedirler. Onlara karşı Allah sana yeter. O, işitendir, bilendir. (BAKARA suresi 137. ayet)

Elçi, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Tümü, Allah'a, meleklerine, Kitaplarına ve elçilerine inandı.

"O'nun elçileri arasında hiç birini (diğerinden) ayırdetmeyiz. İşittik ve itaat ettik. Rabbimiz bağışlamanı (dileriz). Varış ancak Sana'dır" dediler. (BAKARA suresi 285. ayet)

Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur. (NİSA suresi 136. ayet)

Bu, sana, kendisiyle (insanları) uyarman için ve mü'minlere öğüt olarak indirilmiş bir kitaptır. Artık ondan dolayı göğsünde bir sıkıntı olmasın.

Rabbinizden size indirilene uyun. Onu bırakıp başka dostlara uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!  (A'RAF suresi 2-3. ayetler)

Mü'minler ancak o kimselerdir ki; Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir. O'nun âyetleri kendilerine okunduğu zaman (bu) onların imanlarını artırır. Onlar sadece Rablerine tevekkül ederler. (ENFÂL suresi 2. ayet)

Gerçekten bu Kur'an en doğru olan yola götürür ve iyi işler yapan mü'minler için büyük bir mükâfat olduğunu ve ahirete inanmayanlar için elem dolu bir azap hazırladığımızı müjdeler. (İSRÂ suresi 9-10. ayetler)

De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın. Şüphesiz, daha önce kendilerine ilim verilenler, Kur'an kendilerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar. (İSRÂ suresi 107. ayet)

Bu, indirdiğimiz ve (hükümlerini) farz kıldığımız bir sûredir. Düşünüp öğüt almanız için onda apaçık âyetler indirdik. (NÛR suresi 1. ayet)

Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah'ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı bilir. (ANKEBUT Suresi 45. ayet)

Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilen Kur'an'ın gerçek olduğunu ve onun, mutlak güç sahibi ve övgüye lâyık Allah'ın yoluna ilettiğini görürler. (SEBE' suresi 6. ayet)

Sen ancak Zikr'e (Kur'an'a) uyanı ve görmediği hâlde Rahmân'dan korkan kimseyi uyarırsın. İşte onu bir bağışlanma ve güzel bir mükâfatla müjdele. (YÂSÎN suresi 11. ayet)

Hikmet dolu Kur'an'a andolsun ki, sen elbette dosdoğru bir yol üzere gönderilenlerdensin. (YÂSÎN suresi 2-4. ayetler)
Şüphesiz biz o Kitab'ı sana hak olarak indirdik. Öyle ise sen, dini Allah'a has kılarak O'na kulluk et. (ZÜMER suresi 2. ayet)

Allah'ın, göğsünü İslâm'a açtığı, böylece Rabbinden bir nur üzere bulunan kimse, kalbi imana kapalı kimse gibi midir? Allah'ın zikrine karşı kalpleri katı olanların vay hâline! İşte onlar açık bir sapıklık içindedirler. (ZÜMER suresi 22. ayet)

Allah, sözün en güzelini; âyetleri, (güzellikte) birbirine benzeyen ve (hükümleri, öğütleri, kıssaları) tekrarlanan bir kitap olarak indirmiştir. Rablerinden korkanların ondan derileri ürperir. Sonra derileri ve kalpleri Allah'ın zikrine karşı yumuşar. İşte bu Kur'an Allah'ın hidayet rehberidir. Onunla dilediğini doğru yola iletir. Allah, kimi saptırırsa artık onun için hiçbir yol gösterici yoktur. (ZÜMER suresi 23. ayet)

Biz onu, Allah'a karşı gelmekten sakınsınlar diye hiçbir eğriliği bulunmayan Arapça bir Kur'an olarak indirdik. (ZÜMER suresi 28. ayet)
Dosdoğru Kur'an'ı getirenle, onu tasdik edenler var ya, işte onlar Allah'a karşı gelmekten sakınanlardır. (ZÜMER suresi 33. ayet)

Farkında olmadığınız bir sırada, azap ansızın karşınıza çıkmadan önce size Rabbinizden indirilenin en güzeline uyun! (ZÜMER suresi 55. ayet)

Artık siz Allah'a, peygamberine ve indirdiğimiz nûra (Kur'an'a) iman edin. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. (TEĞÂBÜN suresi 8. ayet)

Allah, ahirette onlara şiddetli bir azap hazırlamıştır. O hâlde, ey iman etmiş olan akıl sahipleri, Allah'a karşı gelmekten sakının! Allah, size bir zikir (Kur'an) indirdi. (TALÂK suresi 10. ayet)

Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Hiç kuşkusuz, sen, dosdoğru bir yol üzerindesin. (ZUHRUF suresi 43. ayet)

Kur'an'ı inkar.

Andolsun, biz sana apaçık âyetler indirdik. Bunları ancak fasıklar inkâr eder. (BAKARA suresi 99. ayet)

Allah'ın âyetlerini inkâr edenler, Peygamberleri haksız yere öldürenler, insanlardan adaleti emredenleri öldürenler var ya, onları elem dolu bir azap ile müjdele.

Onlar, amelleri, dünyada da, ahirette de boşa gitmiş kimselerdir. Onların hiç yardımcıları da yoktur. (ÂLİ IMRÂN suresi 21-22. ayetler)

Allah size Kitap'ta (Kur'an'da) "Allah'ın âyetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, başka bir söze geçmedikleri müddetçe, onlarla oturmayın, aksi hâlde siz de onlar gibi olursunuz" diye hüküm indirmiştir. Şüphesiz Allah, münafıkların ve kâfirlerin hepsini cehennemde toplayacaktır. (NİSA suresi 140. ayet)

İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlar var ya; işte onlar cehennemliklerdir. (MÂİDE suresi 10. ayet)

....Andolsun ki sana Rabbinden indirilen bu Kur'an, onlardan çoğunun taşkınlık ve küfrünü artıracaktır. Öyle ise o kâfirler toplumu için üzülme. (MÂİDE suresi 68. ayet)

Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içerisindeki birtakım sağırlar ve dilsizlerdir. Allah, kimi dilerse onu şaşırtır. Kimi de dilerse onu dosdoğru yol üzere kılar. (EN'ÂM suresi 39. ayet)

Âyetlerimizi yalanlayanlar ve onlara uymayı kibirlerine yediremeyenler, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedî kalacaklardır. (A'RAF suresi 36. ayet)

Şüphesiz ayetlerimizi yalanlayanlar ve onlara karşı büyüklenenler var ya, onlar için göğün kapıları açılmaz ve halat iğnenin deliğinden geçinceye kadar cennete girmezler. Biz suçlu-günahkarları işte böyle cezalandırırız. (A'RAF suresi 40. ayet)

Ayetlerimizi yalanlayanları, hiç bilemeyecekleri bir yerden ağır ağır çöküşe götüreceğiz. (A'RAF suresi 182. ayet)

Âyetlerimiz kendilerine apaçık birer delil olarak okunduğunda, (öldükten sonra) bize kavuşmayı ummayanlar, "Ya (bize) bundan başka bir Kur'an getir veya onu değiştir" dediler. De ki: "Onu kendiliğimden değiştirmem benim için olacak şey değildir. Ben ancak bana vahyolunana uyarım. Eğer Rabbime isyan edecek olursam, elbette büyük bir günün azabından korkarım." (YÛNUS suresi 15. ayet)

Onlar için dünyada (geçici) bir yararlanma vardır. Sonra dönüşleri bizedir. Sonra da, inkâr etmekte olduklarına karşılık onlara şiddetli azabı tattıracağız. (YÛNUS suresi 70. ayet)

Andolsun biz, onlar düşünüp öğüt alsınlar diye (gerçekleri) bu Kur'an'da değişik biçimlerde açıkladık. Fakat bu, onların ancak kaçışlarını artırıyor. (İSRÂ suresi 41. ayet)

Kur'an okuduğunda, seninle ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz.
Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler, kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da (ibadete lâyık ilâh olarak) sadece Rabbini andığın zaman arkalarını dönüp giderler. (İSRÂ suresi 45- ayetler)

Biz Kur'an'dan, mü'minler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise Kur'an, ancak zararını artırır. (İSRÂ suresi 82. ayet)

İnkâr edenler, kendilerine kıyamet ansızın gelinceye, yahut da onlara kısır bir günün azabı gelip çatıncaya dek o Kur'an'dan kuşku içinde olacaklardır. (HAC suresi 55. ayet)

Âyetlerimiz onlara karşı açık seçik okunduğu zaman o kâfirlerin yüzünde inkâr ve hoşnudsuzluk (belirtisini) anlarsın. Neredeyse kendilerine âyetlerimizi okuyanlara saldıracak gibi olurlar. De ki: Bundan daha kötüsünü size haber vereyim mi ? Allah'ın inkarcılara va'dettiği (Cehennem) ateşi... O ne kötü gidilecek yerdir! (HAC suresi 72. ayet)

De ki: "Ne dersiniz? Eğer o (Kur'an) Allah katından olup da siz de onu inkâr etmişseniz, o zaman derin bir ayrılık içinde bulunan kimseden daha sapık kim olabilir?"  (FUSSİLET suresi 52. ayet)

İnkâr edenler dediler ki: "Bu Kur'an'ı dinlemeyin. Baskın çıkmak için o okunurken yaygara koparın." (FUSSİLET suresi 26. ayet)

Kim, Rahmân'ın Zikri'ni görmezlikten gelirse, biz onun başına bir şeytan sararız. Artık o, onun ayrılmaz dostudur. (ZUHRUF suresi 36. ayet)

Şüphesiz Kur'an, kâfirler için mutlaka bir pişmanlık sebebidir. (HÂKKA suresi 50. ayet)
ereği gibi okurlar. İşte bunlar ona inanırlar. Onu inkâr edenlere gelince, işte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir. (BAKARA suresi 121. ayet)

Kur'an okunduğu zaman ona kulak verip dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin. (A'RAF suresi 204. ayet)

Sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. O (Kur'an) âlemler için ancak bir öğüttür. (YÛSUF suresi 104. ayet)

Kur'an'a iman.

Şayet onlar da, sizin inandığınız gibi inanırlarsa, kuşkusuz doğru yolu bulmuş olurlar; yok eğer yüz çevirirlerse, onlar elbette bir (çelişki ve) aykırılık içindedirler. Onlara karşı Allah sana yeter. O, işitendir, bilendir. (BAKARA suresi 137. ayet)

Elçi, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Tümü, Allah'a, meleklerine, Kitaplarına ve elçilerine inandı.

"O'nun elçileri arasında hiç birini (diğerinden) ayırdetmeyiz. İşittik ve itaat ettik. Rabbimiz bağışlamanı (dileriz). Varış ancak Sana'dır" dediler. (BAKARA suresi 285. ayet)

Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur. (NİSA suresi 136. ayet)

Bu, sana, kendisiyle (insanları) uyarman için ve mü'minlere öğüt olarak indirilmiş bir kitaptır. Artık ondan dolayı göğsünde bir sıkıntı olmasın.

Rabbinizden size indirilene uyun. Onu bırakıp başka dostlara uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!  (A'RAF suresi 2-3. ayetler)

Mü'minler ancak o kimselerdir ki; Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir. O'nun âyetleri kendilerine okunduğu zaman (bu) onların imanlarını artırır. Onlar sadece Rablerine tevekkül ederler. (ENFÂL suresi 2. ayet)

Gerçekten bu Kur'an en doğru olan yola götürür ve iyi işler yapan mü'minler için büyük bir mükâfat olduğunu ve ahirete inanmayanlar için elem dolu bir azap hazırladığımızı müjdeler. (İSRÂ suresi 9-10. ayetler)

De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın. Şüphesiz, daha önce kendilerine ilim verilenler, Kur'an kendilerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar. (İSRÂ suresi 107. ayet)

Bu, indirdiğimiz ve (hükümlerini) farz kıldığımız bir sûredir. Düşünüp öğüt almanız için onda apaçık âyetler indirdik. (NÛR suresi 1. ayet)

Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah'ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı bilir. (ANKEBUT Suresi 45. ayet)

Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilen Kur'an'ın gerçek olduğunu ve onun, mutlak güç sahibi ve övgüye lâyık Allah'ın yoluna ilettiğini görürler. (SEBE' suresi 6. ayet)

Sen ancak Zikr'e (Kur'an'a) uyanı ve görmediği hâlde Rahmân'dan korkan kimseyi uyarırsın. İşte onu bir bağışlanma ve güzel bir mükâfatla müjdele. (YÂSÎN suresi 11. ayet)

Hikmet dolu Kur'an'a andolsun ki, sen elbette dosdoğru bir yol üzere gönderilenlerdensin. (YÂSÎN suresi 2-4. ayetler)
Şüphesiz biz o Kitab'ı sana hak olarak indirdik. Öyle ise sen, dini Allah'a has kılarak O'na kulluk et. (ZÜMER suresi 2. ayet)

Allah'ın, göğsünü İslâm'a açtığı, böylece Rabbinden bir nur üzere bulunan kimse, kalbi imana kapalı kimse gibi midir? Allah'ın zikrine karşı kalpleri katı olanların vay hâline! İşte onlar açık bir sapıklık içindedirler. (ZÜMER suresi 22. ayet)

Allah, sözün en güzelini; âyetleri, (güzellikte) birbirine benzeyen ve (hükümleri, öğütleri, kıssaları) tekrarlanan bir kitap olarak indirmiştir. Rablerinden korkanların ondan derileri ürperir. Sonra derileri ve kalpleri Allah'ın zikrine karşı yumuşar. İşte bu Kur'an Allah'ın hidayet rehberidir. Onunla dilediğini doğru yola iletir. Allah, kimi saptırırsa artık onun için hiçbir yol gösterici yoktur. (ZÜMER suresi 23. ayet)

Biz onu, Allah'a karşı gelmekten sakınsınlar diye hiçbir eğriliği bulunmayan Arapça bir Kur'an olarak indirdik. (ZÜMER suresi 28. ayet)
Dosdoğru Kur'an'ı getirenle, onu tasdik edenler var ya, işte onlar Allah'a karşı gelmekten sakınanlardır. (ZÜMER suresi 33. ayet)

Farkında olmadığınız bir sırada, azap ansızın karşınıza çıkmadan önce size Rabbinizden indirilenin en güzeline uyun! (ZÜMER suresi 55. ayet)

Artık siz Allah'a, peygamberine ve indirdiğimiz nûra (Kur'an'a) iman edin. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. (TEĞÂBÜN suresi 8. ayet)

Allah, ahirette onlara şiddetli bir azap hazırlamıştır. O hâlde, ey iman etmiş olan akıl sahipleri, Allah'a karşı gelmekten sakının! Allah, size bir zikir (Kur'an) indirdi. (TALÂK suresi 10. ayet)

Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Hiç kuşkusuz, sen, dosdoğru bir yol üzerindesin. (ZUHRUF suresi 43. ayet)

Kur'an'ı inkar.

Andolsun, biz sana apaçık âyetler indirdik. Bunları ancak fasıklar inkâr eder. (BAKARA suresi 99. ayet)

Allah'ın âyetlerini inkâr edenler, Peygamberleri haksız yere öldürenler, insanlardan adaleti emredenleri öldürenler var ya, onları elem dolu bir azap ile müjdele.

Onlar, amelleri, dünyada da, ahirette de boşa gitmiş kimselerdir. Onların hiç yardımcıları da yoktur. (ÂLİ IMRÂN suresi 21-22. ayetler)

Allah size Kitap'ta (Kur'an'da) "Allah'ın âyetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, başka bir söze geçmedikleri müddetçe, onlarla oturmayın, aksi hâlde siz de onlar gibi olursunuz" diye hüküm indirmiştir. Şüphesiz Allah, münafıkların ve kâfirlerin hepsini cehennemde toplayacaktır. (NİSA suresi 140. ayet)

İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlar var ya; işte onlar cehennemliklerdir. (MÂİDE suresi 10. ayet)

....Andolsun ki sana Rabbinden indirilen bu Kur'an, onlardan çoğunun taşkınlık ve küfrünü artıracaktır. Öyle ise o kâfirler toplumu için üzülme. (MÂİDE suresi 68. ayet)

Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içerisindeki birtakım sağırlar ve dilsizlerdir. Allah, kimi dilerse onu şaşırtır. Kimi de dilerse onu dosdoğru yol üzere kılar. (EN'ÂM suresi 39. ayet)

Âyetlerimizi yalanlayanlar ve onlara uymayı kibirlerine yediremeyenler, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedî kalacaklardır. (A'RAF suresi 36. ayet)

Şüphesiz ayetlerimizi yalanlayanlar ve onlara karşı büyüklenenler var ya, onlar için göğün kapıları açılmaz ve halat iğnenin deliğinden geçinceye kadar cennete girmezler. Biz suçlu-günahkarları işte böyle cezalandırırız. (A'RAF suresi 40. ayet)

Ayetlerimizi yalanlayanları, hiç bilemeyecekleri bir yerden ağır ağır çöküşe götüreceğiz. (A'RAF suresi 182. ayet)

Âyetlerimiz kendilerine apaçık birer delil olarak okunduğunda, (öldükten sonra) bize kavuşmayı ummayanlar, "Ya (bize) bundan başka bir Kur'an getir veya onu değiştir" dediler. De ki: "Onu kendiliğimden değiştirmem benim için olacak şey değildir. Ben ancak bana vahyolunana uyarım. Eğer Rabbime isyan edecek olursam, elbette büyük bir günün azabından korkarım." (YÛNUS suresi 15. ayet)

Onlar için dünyada (geçici) bir yararlanma vardır. Sonra dönüşleri bizedir. Sonra da, inkâr etmekte olduklarına karşılık onlara şiddetli azabı tattıracağız. (YÛNUS suresi 70. ayet)

Andolsun biz, onlar düşünüp öğüt alsınlar diye (gerçekleri) bu Kur'an'da değişik biçimlerde açıkladık. Fakat bu, onların ancak kaçışlarını artırıyor. (İSRÂ suresi 41. ayet)

Kur'an okuduğunda, seninle ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz.
Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler, kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da (ibadete lâyık ilâh olarak) sadece Rabbini andığın zaman arkalarını dönüp giderler. (İSRÂ suresi 45- ayetler)

Biz Kur'an'dan, mü'minler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise Kur'an, ancak zararını artırır. (İSRÂ suresi 82. ayet)

İnkâr edenler, kendilerine kıyamet ansızın gelinceye, yahut da onlara kısır bir günün azabı gelip çatıncaya dek o Kur'an'dan kuşku içinde olacaklardır. (HAC suresi 55. ayet)

Âyetlerimiz onlara karşı açık seçik okunduğu zaman o kâfirlerin yüzünde inkâr ve hoşnudsuzluk (belirtisini) anlarsın. Neredeyse kendilerine âyetlerimizi okuyanlara saldıracak gibi olurlar. De ki: Bundan daha kötüsünü size haber vereyim mi ? Allah'ın inkarcılara va'dettiği (Cehennem) ateşi... O ne kötü gidilecek yerdir! (HAC suresi 72. ayet)

De ki: "Ne dersiniz? Eğer o (Kur'an) Allah katından olup da siz de onu inkâr etmişseniz, o zaman derin bir ayrılık içinde bulunan kimseden daha sapık kim olabilir?"  (FUSSİLET suresi 52. ayet)

İnkâr edenler dediler ki: "Bu Kur'an'ı dinlemeyin. Baskın çıkmak için o okunurken yaygara koparın." (FUSSİLET suresi 26. ayet)

Kim, Rahmân'ın Zikri'ni görmezlikten gelirse, biz onun başına bir şeytan sararız. Artık o, onun ayrılmaz dostudur. (ZUHRUF suresi 36. ayet)

Şüphesiz Kur'an, kâfirler için mutlaka bir pişmanlık sebebidir. (HÂKKA suresi 50. ayet)



emeginize  saglık  rabbim  razı  olsun  güzel  paylasımınız  icin   

TinyPortal 2.2.2 © 2005-2022