Sohbet

2025 May 10 19:57:44
samiaskder: gel allah'tan yüz çevirme malın mülkünle övünme diye zikirli ilahi kim söylüyor yada ilahini ismi lazım lütfen yardım edin

2025 May 10 14:22:20
ahmetmanav: yolcular

2025 May 08 17:06:03
yusuf35: Sizlerin emeğinin yanında benim ki hiç birşey abi sizlerde sağolun inşAllah abi iyi ki yollarımız kesişti keşke sitemiz ilk kurulduğunda denk gelseymişim diyorum hep

2025 May 08 17:03:35
yusuf35: Sağolun abi Allah razı olsun

2025 May 07 10:31:55
Mehmedim: Hayırla git hayırla gel kardeşim emeklerin için sağolasın

Welcome to Ilahi-Ezgi - Manevi Dünyanız. Please login or sign up.

11 Mayıs 2025, 18:58:21

Login with username, password and session length

Üye
İstatistikler
  • Toplam İleti: 118,943
  • Toplam Konu: 13,932
  • Online today: 145
  • Online ever: 2,613
  • (21 Ocak 2020, 20:27:20)
Çevrimiçi Üyeler
Users: 1
Guests: 79
Total: 80
MEKKE FM
Google (3)

En Son Konular

Tarık Demir - Rüveyda 2018

Başlatan Mehmedim, 12 Mart 2018, 17:52:14

« önceki - sonraki »

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mehmedim

Tarık Demir - Rüveyda 2018 320 Kbps
3 / 00:00:13:00 / 29,76 MB



Tarık Demir - Rüveyda 2018 320 Kbps (3 / 13:00)
------------------------------------------------
Tarık Demir - 01. Hasret  *3:41*
Tarık Demir - 02. Rüveyda  *4:37*
Tarık Demir - 03. Perdeler  *4:42*
[hide thanked=1]
Tarık Demir - Rüveyda 2018 320 Kbps




Tarık Demir - Rüveyda 2018 Flac


[/hide]


hak aşığı

Teşekkür ederim Allah razı olsun

hasanyöndem



Sessizlik; söyleyecek sözü olmayanın değil, boş lafta gözü olmayanın işidir
http://merhametfm.blogspot.com.tr/

HARUN


mehmet ali


kardelen01

ALLAH (C.C) Razı Olsun kardeşim.
Paylaşım İçin Teşekkürler
Ellerinize ve  Emeklerinize Sağlık

Z.Abidin

ALLAH (C.C) Razı Olsun kardeşim.
http://www.davetradyo.com.tr
        Dinlerken Dinlenin...

Cancazım

ALLAH (cc) Razı Olsun. Güzel albümler için, Emekleriniz için, Sizlere sonsuz teşekkürler.
GÜLLERE VURGUNUM, GÜLLERE SEVDALI.

Fedakar

Tesekkürler Mehmedim kardes, eline saglik.

Yavrum

ALLAH (C.C) Razı Olsun kardeşim.
Paylaşım İçin Teşekkürler
Ellerinize ve  Emeklerinize Sağlık

erten86

Allah (C.c.) Tüm Müslümanlardan Razı Olsun İnşaallah...


kardelen01

Alıntı yapılan: Mehmedim - 22 Nisan 2019, 19:01:44
Albüme Flac Eklendi

ALLAH (C.C) Razı Olsun Kardeşim.
Paylaşım İçin Teşekkürler.
Ellerinize ve  Emeklerinize Sağlık.

43Kütahya

Allah razı olsun teşekkür ederim.

MEKKE FM

Emeği Geçenlerden ALLAH Razı ve Memnun Olsun...
☾☆ Mekke'ye Hasret Gönüller İçin, MEKKE FM ☆☽

owner  :  http://mekkefm.com/
owner  :  http://cansuyufm.com/
mail     :  mekkefm@msn.com
Merkez :  Sakarya

hakansen967

HASRET
Taktım da hasretin kanadın şöyle,
Uçup da mâziyi göreyim dedim.
Hu sesi, Nal sesi ne haşmet öyle,
Mânadan halkalar öreyim dedim.
Malazgirt'e vardım, baktım Alparslan
Sağ elde kılıcı, sol elde kalkan,
Ovaya akarken oluk oluk kan,
Zafer tacı giydi milletim dedim.
Bir akın ki sorma, rüzgârla yarış,
Vatan oldu anadolu her karış,
Ellerim havada Hakka yalvarış,
Hilal'i Bizans'da göreyim dedim.
Gemiler inerken karadan suya,
Veliler, dervişler başladı Hu'ya,
Sahib olduk artık biz bu Ahu'ya
Kapanıp secdeye, şükredem dedim.
Cihangir Yavuz'um dalmış da çöle,
Kan ve terle sahra, dönmüştü göle,
Hilafet tâcını giyip de öyle,
Mısırdan dönerken varayım dedim.
Mohaç ovasında Sultan Süleyman
İslamın ordusu savaşır yaman,
Halık'ım yardımcı ona her zaman;
Koşup hünkârıma er olam dedim.
Zaferden dönüyor şanlı Barbaros,
Kıyam etmiş ona Girit'le, Rodos,
Hırçınca tekneme vururken lodos,
Kıbrıs'a bir selam vereyim dedim.
Dalıp gitmiş idim ben bir âleme;
Döndüm hâle, Düştüm acı, eleme;
Bana ümid, şifâ veren kelime,
Allahuekber'i haykıram dedim.

RÜVEYDA
Fezayı bağlayarak yorgun kanatlarına
bir güvercin uçurup kıtalar arasından
çağırdın beni
geçerek birer birer sürgün kanyonlarını
derbeder koşup geldim ışıldayan tahtına
yarım koyup bir bardak kurşun rengi çayımı
yıkarak yalnızlığa kurduğum sarayımı
yetim çığlıklarımı duyurmak üzre sana
koşup geldim; iliştir beni memnu bahtına
adını söylemek istemiyorum
her hecesi amansız bir kor dudaklarımda
her harfine yıllardır şimşeklerle yarıştım
zindanlara karıştım, ölümlerle tanıştım
adını söylemek istemiyorum
rüveyda dediğim zaman
anla ki, senin için yürüyor kelimeler
çığlığımın atardamarlarından
hangi yıldızdır bilmem, gözlerin
kayar da üzerime rüveyda
önce tuhaf bir deprem yayılır bedenime
sonra açılır önümde ıstırab vadileri
silik renkleriyle adımlarıma
çözülmeye yüz tutan bir mazi mühürlenir
hayalin bittiği menfeze doğru
alaca bir at koşar içimde
zamansız, mekansız nefese doğru
uslanmaz bir yürek taşıdığıma dair
yaygın bir kanaat dolaşır aynalarda
oysa rüveyda
baştanbaşa ben
kevser akan, gül kokan bir kalbin filiziyim.
kitaplara sürdüğüm kapkara lekelerden
bir anlatsam nasıl utandığımı
bir doğrulsam eğildiğim yerlerden
ağarır tanyeri nilüferlerin
alaca bir at koşar içimde
ezer toynakları ile anılarımı
sular köpürmemeliydi rüveyda
kırılmamalıydı ıslak dalları hasret selvilerinin
ben zehire alışkınım, şerbete değil
rüyalar hefret eder avare duruşumdan
kabuslar çeker ancak derdimi yeryüzünde
sen gün boyu simsiyah bir ufukla beraber
ben her gece bir Mehdi türküsüyle çilekeş
yargılamak için zeval kayıtlarını
inkılab bekliyorum
hangi umut çiçeğidir bilmem, ellerin
uzanır da gönlüme rüveyda
derinden bir ok saplanır bağrıma
beynimi çağıran bir sese doğru
alaca bir at koşar içimde
zamansız, mekansız nefese doğru
varlığın cinayettir memleketimde işlenen
akıtır kanını en asil pehlivanların
yokluğun sükunettir kuşatır evrenimi
varlığın ve yokluğun ölümüdür baharın
artık eskisi gibi bakamıyorsun
göklerinde bir belkıs otururdu rüveyda
binlerce gökkuşağı olurdu kirpiklerin
güneş bir anne gibi dururdu başucunda
artık dokunamıyor kakülün bulutlara
karalara bürünmüş saçlarında dolunay
ben bu kadar zulme layık mıyım rüveyda
hangi ressamı vurur bilmem, endamın
sarar da benliğimi
ben beni tanımam kaldırımlarda
kafesleri yutan kafese doğru
alaca bir at koşar içimde
zamansız, mekansız nefese doğru
kırmızı bir kurdela bağlayarak alnına
duydun mu orkideye dua eden birini
bu ısmarlama yüzler yok mu rüveyda
bu yapmacık bebekler
gözyaşı akıtırken gülenler yok mu
beni kahrediyor geceler boyu
hangi çağın gelişidir bilmem, gülüşün
soluk bir dünyanın mezarlarına
gömerek gurbetimi
kapadı karanlığa Yesrip, kapılarını
meydan okuyuşun çağın ordularına
bilmem hangi mevsimin başlangıcıdır
doruklardan öte hevese doğru
alaca bir at koşar içimde
zamansız, mekansız nefese doğru
yasını tutuyorum kararttığım düşlerin
yıpranmış divaneler gibiyim sokaklarda
amansız bir ütopya üfleyen pencereler
lif lif yoluyor dram seyyahı bedenimi
önümde, haksızlığın hesaba çekildiği
hiç kimsenin kimseyi tanımadığı mahşer
arkamda, kare kare ömrümü belirleyen
hatırladıkça yanıp tutuştuğum resimler
söyle, nasıl aşarım pişmanlık dağlarını
yeniden bir nil olup taşar mıyım çöllere
kim giydirir başıma tacını nihayetin
kim takar bileğime hürriyet künyesini
karada balık gibi nasıl yaşarım, söyle
rüveyda, seziyorum; tahammülün kalmadı
ama dur, boşaltayım bütün çığlıklarımı
asırlardır köhne barınaklarda
küflenen, çürüyen çığlıklarımı
at vuruldu; içim paramparça rüveyda
gölgelerin ardına sakladım kusurumu
sen orda kayıtsızca gülümsüyor gibisin
ben burda damla damla eriyip akıyorum
yine de, çiğnetemem kimseye gururumu
istenmediğim yeri sessizce terkederim
hatıra kalsın diye bırakır da ruhumu
mahzun bir derviş gibi boyun büker, giderim

PERDELER
Uğrunda tükettim binlerce aşkı
Ağlamadım geceler beni süzerken
O dil-rûba ismini dilimden çekip
Susuzluğu özledim sular geçerken
Kuş uçmazdı geçtiğim kavruk çöllerden
Nefesimle yoldaştım hayalimde sen
En aşılmaz yerlerde sabır çekerken
Yine seni istedim meyyalimde sen
Ne olur duy artık bu buruk sesi
Kalbimin kalmadı kimi kimsesi
Derbeder yaşarken bulduğum seni
Hicrana bürünmüş kalbime koydum
En sonunda efendim perişan oldum
Duy sebeb-i hayatım duy artık beni
Aşkların ötesine götür koy beni
Bir izini göreyim yeter ki anda
Dellâllar tutarım senin uğrunda
Aşkımı haykırırım bütün cihanda
Gözlerimi sonsuzluğa bağlayıp gitme
Dayanmaz sensizliğe çöker bedenim
Kurduğum hayaller perişan olur
Yazdığım her satır bir figan olur
Kıymetini bilmeyen dillere gitme
Duy sebeb-i hayatım duy artık beni
Aşkların ötesine götür koy beni
****
Bir senin sevgini çözemez zaman
Çünkü sana bir yoldur bütün şekiller
Aşkın ile aldığım bütün nefesler
Tenleri kül eden bir kor ateştir
İşte şimdi yeniden iklimindeyim
İzlerini görmezsem kahrolacağım
Ey sevgili ne olur aşkı yetiştir
Tek ebedi mekâna taht kuracağım
Duy sebeb-i hayatım duy artık beni
Aşkların ötesine götür koy beni
Zor geliyor yaşamak tesellilerle
Maskelerle yaşamak öylesine zor
Bir bilsen efendim burda aşkları
Tarumar eyleyen yüreksizler var
Bir sigara içiminde sevda başlıyor
Bir sigara içiminde çöküyor duvar
Bir bilsen efendim burda aşkları
Dört mevsim vuruyor hazin sonbahar
Neyleyim ki perdeler hep senden yana
Avunup ağlıyorum gölgelerinde
Ne olur efendim bana derman kıl
Sihrini çoğaltan mahzenlerinde
Yavaş yavaş açılsın ektiğim çiçek
Kaldır perdeleri dirilsin gerçek
Görünsün tenlerin aldatışları
Duy sebeb-i hayatım duy artık beni
Aşkların ötesine götür koy beni
Bir gece emanetin alınsa benden
Vuslatın kapısında seni beklesen
Şöyle bir halimce sultanım deyip
Ebedi aşklara ferman istesem
Verir misin efendim aşkıma bir yol
Ölmeyi canıma karar eylesem
Firakınla kavruldum duy artık beni
Riyakâr aşklardan çekip al beni
Duy sebeb-i hayatım duy artık beni
Aşkların yücesine götür koy beni

TinyPortal 2.2.2 © 2005-2022