SALAVAT TAN HİSSEMİZİ ALMALIYIZ

[hak aşığı]

Salavattan hissemizi almalıyız

Bismillahirrahmanirrahim

Allah (C.C.) Hazretlerinin saygı duyulmasını emrettiği hürmetleri vardır. Kuran-ı Kerim'de, "Kim Allah'ın hürmetine (yasaklarına) saygı gösterirse, bu onun için daha hayırlıdır." (Hac Suresi) buyuruluyor. Bu hürmetin aslı kesinlikle dokunulmaması gereken şeylerdir.  Mesela müminin ırzı, kimse buna yeltenemez. Hiç kimse onu lekeleyemez. Diğeri verdiğin sözü tutmak ve ahde uymaktır. Müslüman asla sözünden dönemez. Ahdinden dönemez. Mesela  'zimmeh' bir başkasının sendeki emanetini, zimmetini koruyacaksın. Bir diğeri İslam'ın saygınlığını muhafazadır.  İslam'a söz getirtmeyeceksin. Gayrimüslim birine dinini kötü (kerih) gösteremezsin. 'Müslümanlar böyledir zaten' dedirtemezsin. İslam'ın saygınlığına leke getirirsen yanarsın. Hz. Peygamber buyuruyor ki, "Benim saygınlığım farzdır." Bu da saygı gösterilmesi gereken şeylerin en büyüğüdür.  Yine Resulullah (S.A.V.) Benim (ehl-i beyt) rahmime de saygı göstereceksiniz buyuruyor. Yalnız ehl-i beyt olmak için kan bağı yetmez. İman da Hz Muhammed'e (S.A.V.) benzemesi gerekir. Peygamber Efendimiz, "Eğer bunlara hürmet etmezseniz ben gücenirim, ben gücenirsem Allah (C.C.) size gücenir. Allah (C.C.) gücenirse de her işiniz ters gider." buyuruyor. (Teberani)

BANA YAPILAN BU SALAVATI ULAŞTIRIRLAR

Peygamber Efendimiz, bir başka hadis-i şeriflerinde "Allah'ın bir takım melekleri vardır. Bu gezgin melekler nerede olursa olsun ümmetim salavat getirdiler mi bana yapılan bu salavatı ulaştırırlar. Allah da o an ruhumu bana geri verir. Bende bu selamı alırım."  buyuruyor. Biz sünnete uyan bir millettik ama şimdi hoca salavat getirtiyor, adam ağzı açık caminin kubbesine bakıyor. Ne güzel yapmışlar arkadaş diyor. Aziz Müslümanlar, Salavattan hissemizi almalıyız. Peygamber Efendimizin selamımızı aldığını bilerek, o şuurla salavat getirmeliyiz. Malayani işler ile meşgul olup işin bereketini kaçırmamalıyız.

ALLAH'IN SELAMINI VERMEK SÜNNET, ALMAK İSE FARZDIR

Allah'ın selamını vermek sünnet, almak ise farzdır. Selamün Aleyküm diyen bir Müslümana  'Aleyküm Selam' diyerek değil de 'Ve Aleyküm selam' diyerek karşılık vermek daha makbuldür. Çünkü 'Aleyküm Selam' Allah'ın selamı üzerine olsun diyen kardeşine senin de üzerine olsun demektir. 'Ve Aleyküm Selam' ise hem senin hem benim üzerime olsun demektir. Ve edeben daha uygundur. Allah'ın aldığı da Allah'ındır verdiği de Allah'ındır. Hakiki malik Allah'tır. Yaratan insanları denemek için sıkıntı da verir, refah da verir. Önemli olan insanların olaylar karşısında sabır ve teslimiyet mi, yoksa isyan mı gösterdiğidir. Yunusun dediği gibi, "Ne varlığa sevinirim. Ne yokluğa erinirim. Aşkın ile avunurum. Bana seni gerek seni" diyebilmektir.

ÇANAKKALE OLMASAYDI BİZ BURADA ALLAH KELAMINI NASIL KONUŞACAKTIK?

Sahih-i Buhari'de geçen bir hadis-i şerifte, "Başına bir sıkıntı geldi mi Allah'ın affını umarak sabret" buyuruluyor. Peygamber Efendimizin oğlu İbrahim vefat ettiğinde gözlerinden yaş gelmiştir. Sahabe de Ya Resulullah siz bize ölünün ardından ağlayamazsınız dediğinde, Hazreti Peygamber, " Ben size ağlayamazsınız demedim. İsyan ederek dövüne dövüne ağlayamazsınız dedim" diye ifade buyurmuştur. İsyan ederek ağlamak, kendini ölü için hırpalamak insanı kadere itiraz durumuna düşürebilir. Yine Sahih-i Buhari ve Müslim'de geçen başka bir hadiste, "Kimin cenazesinin başında bir adam dövünerek bağırırsa ve ağıt yakarsa cenazeye hemen orada azap edilir." buyurulmuştur.
Allah bizleri böyle musibetlerden muhafaza buyursun. Yine Yunus Emre hadiseyi "Dervişin bağrı taş gerek.  Gözü dolu yaş gerek. Koyundan yavaş gerek. Sen derviş olamazsın."  diyerek hoşça ifade etmiştir. Osmanlı'da oğlu şehit olan babalar şehit babası olduğu için bahtiyarlık duyarlardı. Olması gereken de budur. Çanakkale olmasaydı biz burada Allah kelamını nasıl konuşacaktık?

HİÇBİR MAZERETİ YOKKEN CAMİYE GİTMEYENE MELEKLER LANET EDER

Allah'ın özel meleği vardır. Her ezan vakti, "Ey insanlar haramlar işleyerek yaktığınız cehennem ateşinizi söndürmek için camiye gidin diyerek bağırır." buyrulmuştur. Cemaat ile kılınan namaz kesin olarak kabuldür. Kabul olunan namaz ise kendinden evvel ki namaz arasındaki günahları sildirir. Güzel namaz günahların kefaretidir. Peygamber Efendimiz yine başka bir hadiste, "Hiçbir mazereti yokken camiye gitmeyene melekler lanet eder." buyurmuştur. Allah bizim ayağımızı camiye alıştırsın. Allah bizi imandan ve İslam'dan ayırmasın. Allah emirlerine karşı kalbimizi ısındırsın.

Prof. Dr. Cevat Akşit.

[mehmet ali]

ALLAH razı olsun

[kervan]

  emeginize  saglık  rabbim  razı  olsun  güzel  paylasımınız  icin